tereddüt

tereddüt
(-dü)
а колеба́ние, сомне́ние, нереши́тельность; разду́мье

tereddüt doğurmak — порожда́ть сомне́ние

tereddüt gösterenler — малове́ры; коле́блющиеся

tereddütü olmak — сомнева́ться

tereddüt etmek — колеба́ться, сомнева́ться, быть в нереши́тельности; теря́ться


Büyük Türk-Rus Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Смотреть что такое "tereddüt" в других словарях:

  • tereddüt — is., dü, Ar. tereddud Kararsızlık, duraksama Şaşırdı. Hafif bir tereddütten sonra önümde durdu. R. N. Güntekin Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tereddüt etmek tereddütle …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tereddüt etmek — kararsız davranmak, duraksamak Hiç tereddüt etmeden maksadımı kendisine anlattım. F. R. Atay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ikirçkün — tereddüt, ikircim; tereddütlü, ikircimli. II I, 419 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • CÂ-Yİ İŞTİBAH — Tereddüt edilecek nokta. CAHD I MUTLAK, CAHD I MÜSArab gramerinde menfî olan iki geniş zaman sigası. Muzari fiillerinin başına (Lem; $ ) ve (Len $) getirilerek olur …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • KERKESE — Tereddüt etmek, karar verememek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • LECLEC — Tereddüt olunan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TEAKKUM — Tereddüt etmek, kararsız olmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TELESLÜS — Tereddüt etmek, karar verememek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TENEVVÜS — Tereddüt etmek, karar verememek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • çekinti — is. Duraksama, kararsızlık, tereddüt ... korkuya, hiç değilse çekintiye benzeyen bir şey de getiriyordu. T. Buğra …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • çizginmek — nsz, esk. 1) Bir şeyin etrafında dönüp durmak 2) Tereddüt etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük


Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»